Ben de Buna Dâhil

pencereler vardı,

camı buğulu olmayan, içerinin soğuğundan.

gelenler ayakkabılarını soymadan,

gidenlerin yasını hatırlattı.

sözler vardı;

noktasıyla virgülü üst üste gelen.

öyle karmaşık.

belki de nokta mı yoksa virgül mü olmak istediğine karar veremeyen.

yollar vardı,

buzlu asfaltı kaymasın diye,

tuz yerine acı serpilen.

duvarlar vardı,

kolonları göğsüme batsın diye uğraşılan,

hatta;

bembeyaz boyası,

içimi siyaha boyayan.

her şey vardı,

ben de buna dâhil.

peki neyin nesiydi buralar, sahi?

artık biliyorum ne olduğunu,

ya da olmadığını.

burası öyle bir yer ki,

pencereleri lavanta kokan manzaralar yerine,

geçmişe açılan.

sözleri, ben uçurumdan düşerken koluma sarılmak yerine,

dilimi kesen.

yolları, senin ellerindeki sarımtırak rotalar yerine,

sırtının desenine benzeyen.

duvarlarına kahkaha dolu çerçeveler yerine,

yara bantlarımı astığım.

evet, evet.

her şey vardı.

buna ben de dâhil.

Bir cevap yazın