Bir gece yolcusuyduk,
Film şeridi gibi geçiyordu asfaltlar.
Gökyüzü karanlığını bırakmıştı sabaha,
Bulutların özlemi kokuyordu ortalık.
Kafamdan geçen binbir türlü düşünce,
Yerine binbir düşünce daha ekliyordu.
Yok muydu bir yolu?
İnsanın düşüncelerini ele geçirmesinin.
Her otogar biraz meyhane,
Her yol birer mezeydi yanına.
Kim bilir?
Kaç kişinin gözyaşları düştükten sonra kurudu otogar kaldırımlarında.
İnsan anlamsız bir varlıktı,
Anlama dönüşmesi için anlamlandıran şeyler olmalıydı.
Kimi bir gülüşte bulduğunu sanırdı,
Kimisi de bir gülüşte bulurdu anlamını.
Hava aydınlanırken korkmazdı insan,
Ama zifiri karanlıktan korkardı.
Oysa ikisi de doğaldı,
Sadece birisi daha yalnız ve sessiz.
Bir gece yolcusuyduk,
İçinde sadece yolculuk barındırmayan.