Sizi bahse davet ediyorum. Şimdi 2000’lerde veya 2010’larda dilinize dolanmış bir pop şarkısı seçin, ben de size o şarkıyı besteleyen kişinin hayatını anlatayım. Katy Perry, Taylor Swift, Taio Cruz, Maroon 5, Ariana Grande, Jessie J, Jennifer Lopez, Christina Aguilera… Hayır biliyorum şarkıları onlar söylüyorlar ama eserin asıl sahibi bir İsveçli… 

Max Martin İsveç’ten çıkıp popüler müzik tarihine adını yazdırmış onlarca isimden yalnızca biri. Top 100 listesinde en fazla 1 numara olan müzisyenler içinde Paul McCartney ve Jhon Lennon’dan sonra geliyor… Yani üçüncü. Elbette liste başındaki Sör Popüler Müzik’i geçmek çok zor ve Lennon onun iş arkadaşı. Yani açık konuşmak gerekirse bu liste 3. sıradan başlıyor ya da ilk 2 sıra Beatles olarak bir sayılmalı. Üstelik dokunduğu altın olan Max Martin bunu rakiplerinden çok daha büyük ve zorlu bir pazarda çok daha kısa bir sürede yapmayı başarmış durumda. İsveç’in İkea’sından çok daha büyük bir pazara sahip olan popüler müziğin zirvesinde yer alan Max Martin, prodüktörlüğünü yaptığı sayısız albümle ezbere bildiğiniz o mükemmel şarkıların tümünde parmağı olan sihirli bir deha. Dokunduğunu altın yapan bu isimin ilk hitlerinden birini dinleyerek başlayalım işe:

Tamam, tüm şarkıları kendi yazmıyor, sözlere pek el atmıyor belki ama onunla beraber çalışan her şarkı yazarı ve müzisyen zirvenin tadına bakmış durumda. 1971 doğumlu Karl Martin Sandberg, lise yıllarında Stockholm’de Metal müzik gruplarında çalmaktadır ve 1988 yılında nihai bir kararla hayatını müzik yapmaya adamaya karar verir. Bu tarihten itibaren özellikle popüler müziklere ve müzik prodüksiyonuna yönelen Martin, Denniz PoP ile çalışmaya başlar. Cheiron plak şirketinde hızla yükselecek bir kariyer onu beklemektedir. Zira İsveç daha önce Abba ile dünya müzik listelerini sallamış ve ardından gelen 20 yılda pop müzik dünyasında önemli bir mabet olarak yer etmiştir. Denniz PoP iddialı bir müzisyen olarak 90’lara damga vuracak olan Backstreet Boys ve ‘N Sync gibi isimlerle çalışmaktadır. PoP’un erken ölümü ardından ise Martin bir mirası sürdürmek üzere Cheiron ekibinin başına geçer. O yıl yepyeni bir hit ile tüm pop müzik dünyasını değiştirecektir.

Zaten Britney’den sonra kuşkusuz en aranan isim olur. Doksanlar ve İki binler başında Amerika’nın Dev yıldızları albümlerini hazırlamak üzere İsveç’e Cheiron’a gelmektedir. Denniz PoP ile beraber Metal müzik geleneğinden gelmiş olan Martin’e Modern Pop soundunu borçlu olduğumuzu tekrar hatırlatmak isterim. Max Martin’in şarkıları tek başına üretmediğini söylemiştik, örneğin stüdyoda ona kahve getirip götüren ve aynı zamanda bir metal müzik grubunda çalışan Shellback’in bestelediği Pink şarkısına bakabiliriz. Shellback parçayı metal grubu ile çıktığı Avrupa turnesinde yazar ve stüdyoya döner ayak işleri yapmaya devam ederken Martin Pink’in albümünü hazırlamaktadır ve Pink’e demoyu dinletir. Pink şarkıya kısa sürede söz yazar, albümün çıkış şarkısı olur. Hem Pink zirveye çıkar hem çırak Shellback piyasaya girer. Shellback daha sonra 10 adet 1 numaraya imza atacaktır. İsveçlilerin bu konuda hiç şakası yok. “So What” ayrıca metal müzik tınılarıyla, Max Martin’in yetiştiği müzik ortamının da bir örneğine benziyor:

Martin akılda kalıcı melodiler bestelemekte de ustadır. Eminim bu yazıdaki şarkıları zaten ezbere biliyorsunuz ve bu yazdan sonra da birkaç gün boyunca bu şarkılar zihninizde çalmaya devam edecek. Ancak ve ancak bu melodiler ilk kez Martin in zihninde çaldı. Sihirli melodilerin yaratıcısından size bir örnek seçmek zor değil ama Taylor Swift’i pek sevmeyen biri olarak ondan bir örnek sunmak istiyorum. Bu parça tam bir baş belası, insanın zihnine çivileniyor ve süreli dönüp duruyor.

Hani bir dönem vardı, 10 yıl önceydi, herkes Katy Perry dinliyordu, “California Gurls, Dark Horse, Hot n Cold, I Kissed a Girl, Teenage Dream, Roar, E.T. …”  Kısacası “Hepsi mi?” diye soracak olursanız hepsi. Ancak ben onun biraz daha triptik bir şarkısına yer vererek sizi bu defa 5 yıl öncesinden götürmek istiyorum, Elektronik müziğin yeni bir biçim aldığı bu dönemde o soundlardan beslenerek yapılmış harika bir şarkı, biraz kıyı köşe kalmış olmalı ki ben de yazıyı yazarken tekrar hatırladım. Ariana Grande’nin ikinci albümünden Max Martin’in sihirli melodilerinden biri.

Hayat hikayesi diyorduk değil mi? Anlattıklarımdan sonra olan pek bir şey yok hit yazıyor ödül alıyor, bazen yılda 1 bazen 2-3 tane… Grammy’ler, ASCAP’lar. Onun asıl hayatı aslında bizim gençliğimizin çocukluğumuzun en güzel şarkıları listesi. Araya birkaç isim reklam olarak giriyor sonrası hem Max Martin. Kendisi pek ortalarda görünmeyi seven biri değil, yaptıklarınla övünmüyor, çok fazla fotoğrafı bile yok, Alçak gönüllülüğü çalıştığı müzisyenlerin dilinde ve beyefendiliği aşikâr. Ancak bu adam sevgili okur Doksanlardan bugüne dünya müzik piyasasındaydı ve hiç tereddütsüz söyleyebilirizki Max Martin neslimizin müziğini yarattı.

Onun hakkında daha fazla söyleyecek bir şeyim yok, Spotify’ın çalma listesinin başlığı her şeyi anlatıyor. İşte tüm şarkılarını ezbere biliyor olduğunuz bir çalma listesi bir kontrol edin bakalım bahsi kazanmış mıyım?