TRT İzle’de İzlenebilecek 5 Program

Uzun zaman ardından merhaba. En son burada yazı yazdığımda dolar 9 liraydı şimdi ise 18. Her neyse, zaman hızlı geçiyor. Tamı tamına bir sene sonra yine yazılarımla sizlerin karşısındayım. Bu yaz sınav stresi içerisindeydim. Bir yandan 20 yaşına gelmiş ve üniversiteli olamamanın vermiş olduğu sıkıntı bir yandan da üretemiyor oluşumun verdiği sıkıntı ile bari kendime zaman ayırayım dedim. 2020’de kullandığım Netflix hesabımı aktif duruma getirmek için açtığımda minik bir kalp krizi geçirdim desem yeridir. 2020 yılında 20 lira verdiğim Netflix 45 lira olmuştu. Hemen alternatif uygulamalar bakmaya başladım. HBO Max henüz Türkiye’ye gelmemişti. Prime Video ise yeterli içeriğe sahip değildi. Disney+ mı alsam derken yerli bir uygulama ile karşılaştım. Açık konuşayım ilk başta tamamen alay etmek için açtım TRT İzle uygulamasını. Muhtemelen Diriliş Ertuğrul ya da ne bileyim herhangi bir savaş – kahramanlık dizisi çıkacaktı. Masumlar Apartmanı ya da Gönül Dağı falan… Pekte şaşırdım sayılmaz, evet tam da tahmin ettiğim gibi diziler vardı. Fakat uygulamayı biraz daha keşfetmeye karar verdiğimde biraz şaşırdım. İçinde sevilebilir programlar da varmış. Başka birisi olsa eminim kapatırdı ama programları tüm ciddiyetimle izlemeye karar verdim.

Keşfet kısmından tabi ki gidip ‘Edebiyat’ kategorisini seçtim. Önce az içerik görmenin vermiş olduğu hayal kırıklığına uğradım ama yine de izlemenin hoş olabileceğini düşündüm. Düşündüğüm gibi de oldu. Önce ‘Yaşar Kemal’i izledim. Ardından ‘Yaşayan Edebiyat’ı bitirdim. Bir yandan sakin sakin çamaşır katladım bir yandan da Meral Taygun’un güzel aksanını dinledim. Tavsiye ederim izleyin, dinleyin. Tıpkı podcast gibi… Edebiyat içeriği dışında birkaç kategori daha görmüştüm. Belgesel kısmından ‘Mavi Vatan’ı izledim. Ege’de Türkiye ve Yunanistan arasındaki adalar ve deniz problemini anlatıyor. Bilmediğim birkaç terim dışında farklı bir bakış açısı sunuyordu. Bunun dışında eski diziler vardı. ‘Eskilerin Tadı Bir Başka’ adlı serideki tüm dizileri izleyicilere tavsiye ederim. ‘Bir Türk Filmcinin Dünya Yolculuğu’nun Endonezya için yapılmış bölümleri bitirdim. Aralarında en az beğendiğimdi diyebilirim. Tüm bunlar bittiğinde ben bundan bir içerik çıkartırım diye düşündüm ve nitekim de yaptım. İşte siz okuyucular için seçtiğim TRT İzle’de izlenebilecek en güzel içerikler;

Anadolu Arkeolojisi

“Sizleri arkeoloji sevmeye itecek.”

Hoş görüntüler ve rahatlatıcı bir müzik eşliğinde size Anadolu’nun en güzel arkeolojik kalıntılarını gösteriyor. İlk bölümünde ‘Likya’yı anlatıyor. Neresidir Likya diyecek olursanız, bölge Antalya’nın batısını, Muğla’nın güneydoğusunu ve Denizli ile Burdur’un güneyini kapsar. (Wikipedia, Likya) Elinize bir not defteri alıp ders çalışır gibi dinleyince sizler için de öğretici olabiliyor. Ha, yok ben sadece izlemek istiyorum derseniz de içinde geçen animasyonlarla gayet iyi bir şekilde anlayabiliyorsunuz. Bölümler yirmi dakikadan oluşuyor. Sizleri asla yormuyor. Genel itibariyle Ege ve Akdeniz’deki arkeolojik eserleri gezip anlatıyor. Eğer arkeoloji ve Ege’yi seviyorsanız buyurun izlemeye. Şimdiden iyi seyirler dilerim.

12 Punto

“Senaryo ile ilgilenenler buraya!”

Senaryo yazan, yazmayı seven insanlar için harika bir program. Konsept olarak bir yarışma düzenleniyor. Yarışmada eserleri beğenilen insanların senaryoları üzerine konuşuluyor ve senaryoya bir de kısa film çekilmeyi amaç ediniyor. Bunun yanı sıra senaryo ve film çekimi hakkında da dersler veriliyor. Kendileri bu durumu “Türkiye’deki bağımsız sinemanın gelişimini amaçladık.” olarak ifade ediyor. Bir hafta süren bu yarışmanın şimdiden üç sezonu bulunuyor. Şayet senaryo yazmayla ilgileniyorsanız ve yarışmaya siz de katılmak istiyorsanız bir şansınızı deneyin derim. Ders almak, senaryo hakkında bir şeyler öğrenmek istiyorsanız da iyi bir program diyebiliriz. Bir şans verin!

Yeryüzleri

“Her bölümde farklı bir insanın hayatına konuk oluyorsunuz.”

Bazen bir ressam bazen bir müzisyen bazen de bir satranç oyuncusunun hayatına konuk olan o program. İnsanların hayat hikayelerini ve nasıl ‘kendileri olduklarını’ merak ediyorsanız tavsiye edebileceğim bir içeriktir. O kadar farklı yerlerde yaşamış bambaşka hayat öyküleri dinliyorsunuz ki sizi farklı bir pencereden bakmaya sevk ediyor. Her bölümünde alanında başarılı / başarısız insanları dinliyorsunuz. Size kendilerini anlatıyorlar. Yaşları, cinsiyetleri ve bakış açıları değişik. En sevdiğim tarafı ise kendinize hitap edebilecek illa ki bir bölüm buluyorsunuz. Şahsen ben yazarlık gibi bir kariyer seçmişken kendime benden önce bu işi yapmış insanlardan tavsiyeler almaya bayılıyorum. Önümde kocaman bir seçim duruyor. Onların hatalarından ders alma, başarılarından ise kendime pay çıkarmak gibi bir şansım var. Şayet siz de Youtube’da Cep Hikayeleri gibi kanallar seyrediyorsanız bu programa bir bakın derim.

Hasan Kaçan ile Çizgi Atölyesi

“Karikatürist, illüstratör, yazarlar…”

Programına Türkiye’de adı duyulmuş çizer ve yazarı bir programda toplamayı başarmış insan diyebiliriz. Hasan Kaçan’ın sunuculuğunu üstlendiği bu programda her bölümünde farklı bir konuk alıyor. Şayet kendinize çizim ağırlıklı hafifte sohbet bulunan bir içerik olsa bir yandan çizsem bir yandan yazıp dinlesem diyorsanız aradığınız şey burada. 25 bölüm ve her bölüm yarım saatten oluşuyor. İlk bölümünü dinlediğimde yaz ayıydı ve sınav sonucumun beklediğim gibi gelmemesinden endişeleniyordum. Ergün Gündüz konuktu ve dediği şeyler o kadar güzel ki tam olarak benim hayat felsefem olabilir. Hatta sizler içinde bu sözleri paylaşayım;

   Hasan Kaçan: Ergün, çizgi insana bulaşan tatlı bir şey… Sana nasıl bulaştı?

Ergün Gündüz: Ben aşık doğdum. Çizmeye aşık doğdum. Üniversite sınavına girerken hiç başka okul yazmadım. Bir tane okul yazdım. Hani bunu kazanamazsam şu olur falan diye ikinci bir alternatifim de yok. Hala daha da öyle yapıyorum. Hani sen de bu işi bizimle yaptın. Sabahlarız, uykusuz kalırız. Beynimiz düşünmekle geçer. Benzetmek, çizgiler, mürekkepler.. Izdıraplıdır ama ben hala daha zevk alırım. (…) Hala daha kendime tam oldum diyemiyorum. Bu da beni daha çok daha iyi yapmaya itiyor. Bir şeyler denemeyi sağlıyor. Şöyle denesem nasıl olur diyorum. Bunu bugün bile yapıyorum.

Bunu duyduktan sonra bir kez daha anladım tercih listemin hepsine neden edebiyat yazdığımı.

Bizim Edebiyatımız

Son programı edebiyat ile bitirmek istedim. Bizim Edebiyatımız… Türk edebiyatının ilk temelinin atıldığı ‘Göktürk Yazıtları’ ile başlayıp ‘Divan Edebiyatı’na kadar taşıyan yalın anlatımlı bir program. Edebiyatı hiç bilmiyorum ama ders çalışır gibi de açıp ezber yapmak istemem derseniz bunu kesinlikle izleyin. Şairlerden alıntılar yaparak ilerleyen bilgileri öylesine ince ince işleyen bir program ki… Öğreniyorsunuz ama öğrendiğinizin farkında olmuyorsunuz. Tek üzüldüğüm şey ise programın bölümlerinin azlığı… Daha fazla içerik gelmeli. Özellikle de TRT İzle’ye… Dilerim dahalarını izleme şansımız olur. TRT’nin daha güzel işlerle anılmasını dilerim. Bu kanalı yalnızca bizler izlemiyoruz ve insanlara övebileceğimiz tek içeriğin Diriliş Ertuğrul olması bayağı üzülecek bir durumdur.

Ben bu uygulamayı takip etmeye devam edeceğim. İçerikleri de büyük bir ciddiyetle inceleyeceğim. Sizlerin de izledikten sonra düşüncelerinizi duymayı ve yorumlar kısmında tartışmayı isterim. İzleyecek olan herkese iyi seyirler…  Sonraki haftaya kadar esenle kalın.

Bir cevap yazın